YETİŞKİNLER İÇİN MUTLULUK VEREN 5 YARATICI AKTİVİTE

Boş zamanlarınızı nasıl geçirdiğiniz, fiziksel ve zihinsel sağlığınızın büyük bir parçasını oluşturabilir.

İşte stresi azaltmada en çok yardımcı olan beş yaratıcı aktivite:

1. Müzik dinlemek

En popüler boş zaman etkinliklerinden biri olan müzik dinlemek, stres ve kaygıyı hafifletmenin en etkili yollarından biri. APA anketine katılanların %77'si stres ve kaygıyı hafifletmek için müzik dinlediğini bildirdi.

Sevdiğiniz bir müziği dinlemek, beyinde özellikle korku, kaygı gibi duyguların dengelenmesinden sorumlu olan amigdala bölümünü dengeler. Beyninizin bu kısmı, hoş veya neşeli olarak algılanan müziğe duyarlıdır.

Nebraska Üniversitesi Tıp Merkezi'nde yetişkin, çocuk ve ergen psikiyatristi olan Dr. Howard Liu, “Müzik dinlemekle öğrenilen duygusal yönetim, sorunlara bir mola vermeyi ve benzer müzik tarzı için bir tutkuyu paylaşan diğer kişilerle bağlantı kurmayı kolaylaştırır” diyor.

Mongolya Graduate Üniversitesi tarafından 2022'de yapılan bir çalışma, pop, metal, rock, Batı klasik müziği ve Çin geleneksel müziğinin, insanların zihinsel sağlığı ve günlük davranışı arasında pozitif bir ilişkisi olduğunu bulmuştu. Çalışmada ayrıca, hip-hop ve rap müziği dinleyenlerin, diğerleriyle bağlantı kurmaya ve topluluklarında bir fark yaratmaya daha fazla teşvik edildiği de gösterildi.

Müzik dinlemek sadece mutlu etmekle kalmaz; ağrıyı azaltabilir, duruşu ve hareketi iyileştirebilir ve hastalıklarla ilişkili huzursuzluğu azaltabilir. Aktif olarak dinlemeseniz bile arka planda biraz müzik çalması, anksiyete ve sıkıntı düzeylerini azaltır ve rahatlamayı artırır.

 

2. Bulmaca çözmek

Bulmaca çözmek, beynin özellikle düşünme, karar verme, konsantrasyon ve problem çözme gibi kognitif işlevlerde bulunan prefrontal korteks bölümünü güçlendirir. Bulmacalar, ayrıca sözcük dağarcığınızı genişletir, düşünmeyi uyarır ve öğrenme kapasitenizi de hızlandırır.

APA çalışmasına katılanların yaklaşık %40'ı, bulmaca çözmenin stresi azaltmada yardımcı olduğunu belirtti.

Hindistan'daki Ananta Tıp Bilimleri ve Araştırma Merkezi'nin Farmakoloji Bölümü tarafından 2021'de yapılan başka bir çalışmaya göre ise, çapraz bulmacalar kelime dağarcığınızı genişletebilir, düşünmeyi teşvik edebilir, özgüveni artırabilir ve öğrenme kapasitenizi hızlandırabilir.

New England Journal of Medicine tarafından 2022'de yayımlanan bir çalışma, hafif bilişsel bozukluğu olan 62 ila 80 yaş arası yetişkinler üzerinde bulmaca çözmenin etkisine baktı. Katılımcılardan haftada dört kez otuz dakika boyunca orta derecede zor çapraz bulmacalar çözmeleri istendi ve diğer çevrimiçi bilişsel egzersizler yapan bir kontrol grubuyla karşılaştırıldı. Sonuç, bulmaca çözen grupta, beyin küçülmesinde ölçülebilir bir azalma olduğu ve bu durumun ilerleyen bilişsel gerileme riskini azaltabileceğiydi.

Bulmaca çözmek ayrıca size bir başarı hissi verebilir, bu da pozitif duyguları artırabilir ve anksiyete, depresyon ve stresi azaltabilir.

 

3. Şarkı söylemek veya dans etmek

APA anketindeki kişilerin %25'i, stres ve anksiyeteyi hafifleten yaratıcı aktiviteler olarak şarkı söylemeyi ve dans etmeyi belirtti.

New York State Psychology Association'da lisanslı bir psikolog olan ve New York'ta bulunan Psychological Solutions'ın kurucusu olan Gayle Berg, “Şarkı söylemek ve dans etmek gibi aktiviteler, duyguların ifade edilmesi veya salıverilmesi için güvenli bir çıkış sağlayarak veya bizlere çeşitli duyguları işleme olanağı vererek dönüştürücüdür” diyor.

Bir grup insanla birlikte şarkı söylemenin zihinsel sağlık sorunları, akciğer hastalığı, inme ve demansı olan yaşlı yetişkinlerin bilişsel sağlığına ve genel iyiliğine katloda bulunduğu görüldü. Ayrıca canlı müzik sırasında senkronize bir şekilde hareket etmek, hafızayı ve algıyı da aktive ediyor.

“Fiziksel aktivite, ruh halini yükselten ve bizi iyi hissettiren doğal endorfinleri serbest bırakır,” diye ekliyor Berg: “Hobiler benzer şekilde işlev görür. Bizi şimdiki ana ve buraya dahil ederler, böylece bir an için hayatın sorunlarından kaçmamıza ve keyif aldığımız bir şeyi yapmamıza alan açarlar.”

 

4. Çizim, boyama veya heykel yapma

Sanat terapisinin, zihinsel hastalığın tedavisinde ifade ve iletişim aracı olarak kullanıldığını duymuş olabilirsiniz. Bu sözsüz terapi, depresyon ve anksiyete belirtilerini hafifletmede rol oynayabilir. APA anketine katılanların %24'ü, bu aktiviteleri stresi hafifletme yolu olarak belirtmiştir.

Çizim, boyama veya heykel yapma, özellikle çocuklar için, anksiyete, korku ve herhangi bir olumsuz duyguyu ifade etmek için kullanılabilir.

Liu’ya göre resim ve heykel aktiviteleri, “Öncelikle, hastaların kendilerini kelimelerin her zaman yakalayamadığı bir şekilde ifade etmelerine yardımcı olurlar,” diye açıklıyor. “Bir çocuk psikiyatristi olarak, terapide konuşmakta zorlanan ancak duygularını, iç dünyalarını ve sorunlarını bir kalem ve kağıt aracılığıyla çizip ifade edebilen pek çok çocuk ve genç tanıyorum.”

Sanat yapmak, iş planlaması ve uygulamasını, ayrıca öz yeterliliği teşvik eder. Genellikle, herhangi bir şekilde kendini ifade etmek, insanların stresle başa çıkmasına, duygusal travmayı iyileştirmesine ve kendini yansıtma tekniklerini geliştirmesine yardımcı olabilir.

Çizim yapamayacağınızı düşünseniz bile, düşünce veya fikirlerinizi ifade etmeye izin vermek faydalı olabilir. "Görsel sanatlar, heykel yapma yoluyla ifade için düzenli bir çıkış yaratmak, onların duygusal ifade dilini bulmalarına yardımcı olabilir," diyor Liu.

 

5. Yaratıcı yazma

Günlük tutmak, zihinsel sağlık tedavisinde yaygın olarak kullanılan bir araç. Yazmak, özellikle ifade biçimi olarak şiirsel ve yaratıcı dil kullanırken terapötik olabilir, bu da ankete katılanların %16'sını oluşturduğu için önemli bir alan olarak kabul edilebilir.

Yaratıcı yazma, zihinsel sağlığınıza fayda sağlayabilecek birkaç yaratıcı aktiviteden sadece biridir. Genel olarak, günlük rutininizin dışında zaman ayırarak katıldığınız herhangi bir aktivite, zihinsel ve fiziksel sağlığınızı iyileştirebilir.

Araştırmanın yürütücüleri, “Yaratıcı aktiviteler, kendimizi sıkıntılı hissettiğimizde sağlıklı birer dikkat dağıtıcıdır” diyor: “En önemlisi arkasındaki niyet. Gerçekten kendinize izin verin ve bunun duygusal sağlığımız için bir öncelik olduğunu kabul edin. Suçluluk hissetmeden, geçirdiğiniz zamandan gerçekten keyif almayı sağlayın.”